Oğluşumun ilkleri 1 yaşına basmasıyla, artarak devam ediyor. Canım oğlum zaman zaman doğum gününden 1 gün önceydi, ilkdefa yataktan indi ve yanıma geldi. Ters dönüp inmeyi öğrenmişiz.
Cuma günü yani doğum gününden 2 gün sonrada ilk 3 adımını attı ama devamına cesaret edemedik. Aam çok güzeldi, oğluşum yürüyecek ve ben göreceğim.
Cumartesi günü ilk Pınarın Çocuk Sütünü verdik biraz ılıtarak. Tadına baktı farklıydı. İçti ama henüz sevip sevmediği konusuna yorum getiremedim. Bakmak lazım.
Baba bu hafta sonu yanımızdaydı o yüzden oldukça keyifliydik.
Cuam günü benim iş iftar yemeğimiz vardı ve ilk defa oğluşumuz akşam yemeğinde bakıcısında kaldı. İftarımızı açar açmaz bir telefon Kutişim pekte rahat durmamış ve bizi aramış. Işınlanmak istedim ama olmadı 20 dk. Eve döndük ve bizimkisi yorgun düşmüş. Ama çok üzüldüm. Onu bırakmamaya çalışacağım, gerekirse gitmem. Canım oğlum, sarıp uyutmaya çalışmışlar ve de sallamışlar oysaki biz oğluşla yatıyorduk ve sallanmayı istemiyordu akşamları. Neyse bu ilk ve son olacak inşallah.
Pazar günü AOÇ, TİGEM falan derken kendimizi Hayvanat bahçesinde bulduk. Güzeldi. Oğluşum balıkları görünce tutmaya çalıştı o da görülmeye değerdi. Çocuklar için hayvanat bahçesi gibi bir bölümde tavşan ve ördeğin yanına sokulabiliyor hatta besleyebiliyorsun. Midilli ve diğer atlarla bir tur atma gibi bir aktiviteye de girebiliyorsun. Ancak bizbuna cesaret edemedik işin açıkcası, biraz daha büyümesi gerekecek. Kutişim en çok neden se Su Aygırını sevdi ve yanından ayrılmak istemedi.Ağlayarak zor toparladık. Ağzını açarak elma atılmasını isteyen su aygırı oğluşuma çok ilginç geldi anlaşılan. Kapanış 18:30 olunca, gecikmeden çıkmaya çalıştık. Güzel bir gündü, Kutişimde eğlendi zannediyorum. Temiz havadan mıdır nedir hayvanat bahçesi dönüşü oğluşum uyumadan önce 1 sn bile durmadı. Temiz havanın etkisi midir yoksa nedir anlayamadık ama bir balon, oyuncaklar hop orda hop burada, ayakta, yuvarlanarak zamanı geçirdik. Sonrada deliksiz bir uykuya geçtik.
Cuma günü yani doğum gününden 2 gün sonrada ilk 3 adımını attı ama devamına cesaret edemedik. Aam çok güzeldi, oğluşum yürüyecek ve ben göreceğim.
Cumartesi günü ilk Pınarın Çocuk Sütünü verdik biraz ılıtarak. Tadına baktı farklıydı. İçti ama henüz sevip sevmediği konusuna yorum getiremedim. Bakmak lazım.
Baba bu hafta sonu yanımızdaydı o yüzden oldukça keyifliydik.
Cuam günü benim iş iftar yemeğimiz vardı ve ilk defa oğluşumuz akşam yemeğinde bakıcısında kaldı. İftarımızı açar açmaz bir telefon Kutişim pekte rahat durmamış ve bizi aramış. Işınlanmak istedim ama olmadı 20 dk. Eve döndük ve bizimkisi yorgun düşmüş. Ama çok üzüldüm. Onu bırakmamaya çalışacağım, gerekirse gitmem. Canım oğlum, sarıp uyutmaya çalışmışlar ve de sallamışlar oysaki biz oğluşla yatıyorduk ve sallanmayı istemiyordu akşamları. Neyse bu ilk ve son olacak inşallah.
Pazar günü AOÇ, TİGEM falan derken kendimizi Hayvanat bahçesinde bulduk. Güzeldi. Oğluşum balıkları görünce tutmaya çalıştı o da görülmeye değerdi. Çocuklar için hayvanat bahçesi gibi bir bölümde tavşan ve ördeğin yanına sokulabiliyor hatta besleyebiliyorsun. Midilli ve diğer atlarla bir tur atma gibi bir aktiviteye de girebiliyorsun. Ancak bizbuna cesaret edemedik işin açıkcası, biraz daha büyümesi gerekecek. Kutişim en çok neden se Su Aygırını sevdi ve yanından ayrılmak istemedi.Ağlayarak zor toparladık. Ağzını açarak elma atılmasını isteyen su aygırı oğluşuma çok ilginç geldi anlaşılan. Kapanış 18:30 olunca, gecikmeden çıkmaya çalıştık. Güzel bir gündü, Kutişimde eğlendi zannediyorum. Temiz havadan mıdır nedir hayvanat bahçesi dönüşü oğluşum uyumadan önce 1 sn bile durmadı. Temiz havanın etkisi midir yoksa nedir anlayamadık ama bir balon, oyuncaklar hop orda hop burada, ayakta, yuvarlanarak zamanı geçirdik. Sonrada deliksiz bir uykuya geçtik.
Akşam yine babayla veda zamanı geldi.